BLOG

BLOG

KARANTİNA (İZOLASYON) YORGUNLUĞU NEDİR? NE TÜR YÖNTEMLERLE BAŞA ÇIKABİLİRİZ?


Karantina yorgunluğu

2019'un son günlerinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılan koronavirüs salgınının kontrol altına alınması için milyonlarca insan zorunlu haller olmadıkça evlerinden çıkmıyor; yani karantinada. Salgından korunmak ve bu korkutucu tablonun bir an önce düzelmesi için izolasyonda olan bu insanların ise tek bir ortak bir derdi var: Yorgunluk!

Karantina, yaşamımızdaki hareketi, günlük aktivitelerimizi azaltsa da bu süreçte birçok insan kendisini yorgun hissetmekten şikayet ediyor. Eğer siz de böyle hissediyorsanız bilin ki yalnız değilsiniz. Uzmanlar karantina dönemi boyunca büyük bir zihinsel çaba ile birlikte salgının yarattığı psikolojik baskının vücudu tükettiğini ve bu durumun yorgunluk hissine neden olabileceğini söylüyor. Buna göre vücudumuz bir risk söz konusu olduğunda psikolojik bir baskı hissediyor ve ''genel uyum sendromu'' içerisine giriyor. Bu stres karşısında ise alarm, direnme ve tükenme şeklinde üç belirgin aşamada tepki gösteriyor. Bir diğer ifadeyle koronavirüs salgınının neden olduğu stres ve psikolojik baskının; derin uyuma yeteneğimizi sınırlayan kortizol salınımını arttırması, mutluluk hormonu serotoninin azalması gibi durumlara yol açması mümkün. İşte tüm bunlar da duygusal yorgunluk hissine neden olarak kendimizi sürekli bitkin, bıkkın hissetmemize neden olabiliyor.

 

Karantina yorgunluğu ile başa çıkma yöntemleri

Peki, karantina yorgunluğu ile nasıl başa çıkabiliriz? Bazı basit yöntemlerle bu süreci sağlıklı bir şekilde tamamlayabiliriz. Buyrunuz; karantinadan eskisinden çok daha sağlıklı olarak çıkmanızı sağlayacak bazı yöntemler:

  • Gece geç yatmamaya özen gösterin ve uyku düzeninizi koruyun.
  • Sosyal medya kullanımını, TV izleme sürenizi sınırlandırın.
  • Uykuya geçmekte zorlanıyorsanız papatya çayı, lavanta çayı gibi bitki çayları tüketebilirsiniz.
  • Günlük olarak uzman önerisi ile magnezyum gibi yararlı mineral ve vitamin takviyeleri kullanabilirsiniz.
  • Gün içinde belirli saatleri çalışmaya, işlerinizi halletmeye ayırın. Araştırmalar, çalışmanın kaygıyı %31 oranında azalttığını göstermektedir.
  • Gününüzü planlayın. Aksi takdirde sürekli ''boş'' zaman geçirdiğinizi düşünebilir ve boşluğa düşme hissi yaşayabilirsiniz.
  • Kaygı ve endişeden kurtulmak, bedensel sağlığı geliştirmek için mutlaka egzersiz yapın. Gününüzün belirli bir kısmını hareket etmeye ve zihninizi dinlendirerek bedensel enerji harcamaya ayırın.
  • Gelecek günleri planlayın ve hedefler koyun. Karantinadan sonra gerçekleştireceğiniz hedefler koymak, motivasyonunuzu arttıracaktır.
  • Sağlıklı ve dengeli beslenin. Sağlıklı beslenme hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınızı destekler. Ayrıca bağışıklığınızı güçlendirerek salgından korunmanıza yardımcı olur.
  • Konsantre olmanızı gerektiren aktivitelerde bulunun. Örneğin masa oyunu oynamak, bulmaca çözmek, kitap okumak vb. gibi.
  • Yeteri kadar su tüketin. Su içmek beyin fonksiyonlarında ve enerji arttırımında önemli rol oynamaktadır. 
  • Strese bağlı aşırı yeme veya yetersiz beslenme durumunun farkında olarak beslenmenize daha fazla özen gösterin. Kilo almaktan veya kilo kaybetmekten korunarak ideal kilonuzda bulunmaya çalışın.
  • Endişe, kaygı gibi durumlara bağlı olarak ortaya çıkan baş ağrısı, sırt ağrısı gibi durumlara karşı egzersiz ve iyi beslenme ile tedbirli olun. Böyle durumlar yaşadığınızda bunun geçici olduğunu ve birçok insanın benzer hisler yaşadığını hatırlayın.
  • Karantina sürecinde evde zaman geçirmeye bağlı olarak D vitamini eksikliği oluşabilmektedir. D vitamini eksikliği durumu söz konusu ile uzman önerisi ile takviye kullanarak daha zinde hissedebilirsiniz.

 

Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir:

Bahar Yorgunluğunu Hayatınızdan Uzaklaştırmanın Yolları

Güne Zinde Başlamanızı Sağlayacak 9 Enerji Deposu Besin

Beslenme Alışkanlığımızın Psikolojimize Olan Muazzam Etkileri

Yaz Mevsimi Yaklaşırken Beslenme ve Egzersiz Düzenimiz Nasıl Olmalı?